Ayak bileği ağrılarının birçok sebepten kaynaklandığını ve farklı hastalıklar hakkında bilgi verebileceğini söz eden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Burak Davet Aksu, “Bu noktada değerli olan ağrının aktiviteyle ilgisinin olup olmadığıdır. Rastgele bir travma ya da hastanın hatırladığı bir sorun yokken ortaya çıkan ağrılar bizi daha farklı hastalıklara yönlendirebilir” diye konuştu.
Ortopedik problemler ortasında en sık rastlanan ve acile yapılan müracaatlarda da birinci sıralarda yer alan sorunlardan biri olan ayak bileği ağrılarının temelinde travmalardan metabolik hastalıklara kadar çok farklı problemler yer alabiliyor. Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Dr. Öğr. Ü. Burak Davet Aksu, yaş ayrımı gözetmeden herkesin yaşayabileceği bu sıkıntıda altta yatan nedene yönelik tedavi yapılmazsa ağrının kronik bir hal alabileceğini hatta farklı problemlere neden olabileceğine işaret etti.
AĞRI TEK BİR BÖLGEDE YA DA BİLEĞİN TAMAMINDA OLABİLİYOR
Özellikle ağrının temelinde travma ya da hastanın hatırladığı bir sorun olmadığı durumlarda farkı hastalıklara yönelmek gerektiğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Öğr. Ü. Burak Aksu, “Sıklıkla travma ya da kronik zorlayıcı aktiviteler sonrasında ağrı ortaya çıksa da metabolik ya da romatizmal hastalıklara bağlı olarak eklemin vakit içerisinde hasarlanması sonucu da ayak bileği bölgesinde ağrı yaşanabiliyor. Hastalar bize geldiklerinde ağrıyı ekseriyetle ayak bileğinde tanım eder lakin bazen de ayak bileğinin art, ön yahut yan tarafında ağrı olduğunu söyleyebilirler. Kimi durumlarda ise ağrıyı lokalize edemedikleri yani ‘ayak bileğim ağrıyor fakat tanım edemiyorum’ halinde şikayetleri olabiliyor” diye konuştu.
“AYAKTAKİ AĞRININ KARAKTERİ GİZLEDİĞİ HASTALIKLAR HAKKINDA BİLGİ VERİYOR”
Altta yatan nedeni tespit ederken evvel ağrı karakterinin bilinmesi gerektiğini söz eden Dr. Öğr. Üyesi Aksu, mevzuyla ilgili şu bilgileri verdi: “Bazı hastalar ayağının acıdığını kimileri ise yandığını söyler. Bunların hepsi bize değişik hastalıklar hakkında bilgi verir. Fakat daha kıymetlisi ağrının aktiviteyle bir bağının olup olmamasıdır. Zira kimi ağrılar aktivite sırası yahut sonrasında hissedilirken kimi ağrılar da gece yatarken aktivite yapılmadığı devirlerde hissedebilir. Birebir vakitte rastgele bir travma ya da hastanın hatırladığı bir sorun yokken ortaya çıkan ağrılar bizi daha farklı hastalıklara yönlendirebilir. Ayak ağrısı şikayetlerini en çok travma yahut çok zorlayıcı kullanıma bağlı görüyoruz lakin bunun dışında bel fıtığı üzere ayaktaki sinirsel yapıyı etkileyen birçok hastalıktan kaynaklı görebilir.”
“HASTALAR UZUN SÜREN KRONİK AĞRILAR ÇEKEBİLİYOR”
Ayak bileğinin birçok kemik ve bağdan oluşan bir yapı olduğunu hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Aksu, bağlar ve tendonlar üzere kendi kan damarı olmayan yapılar ziyan gördüğünde iyileşmelerin kemik ve kas dokusuna nazaran daha uzun sürdüğünü söyledi. Bu durumda hastanın uzun süren kronik ağrı yaşayabildiğini belirten Dr. Öğr. Ü. Aksu kelamlarına şöyle devam etti: “Özellikle ağrı akut bir travmadan kaynaklanmıyorsa, uygun olmayan sportif faaliyete bağlıysa yavaş yavaş gelişebilir lakin bir noktadan sonra artık hastanın üzerine basmasına mahzur olacak düzeye kadar ulaşabilir. Münasebetiyle bunların evvelce tespit edilmesi çok kıymetli. Bu nedenle şuurlu spor yapılmalı. Germe / esneme antrenmanları yapılmadan spora başlanmamalı. Aksi taktirde hastalar bağ yaralanmalarıyla karşımıza gelebiliyor.”
“AĞRI DEVAM EDİYORSA KESİNLİKLE TABİBE BAŞVURULMALI”
Özellikle bir travma sonrasında gelişen ayak bileği ağrılarında birtakım noktalara dikkat edilmesi gerektiğini anlatan Dr. Öğr. Ü. Aksu, “Travma sonrasında şayet hasta ayağının üzerine hiçbir halde basamıyor, adım atamıyorsa vakit kaybetmeden tabibe başvurulmalı. Şayet en az dört beş adım atılabiliyorsa ve bir ortopedi tabibine süratli ulaşım imkanı yok ise bu durumda ayak bileği üst kaldırılıp buz uygulaması yapılabilir. Lakin şikayetleri birkaç gün içinde geçmez ise kesinlikle tabibe başvurulmalı” dedi. Rastgele bir travmatik neden olmadan ayak bileğinde şişlik ya da ağrı oluşması durumunda ise ayrıntılı inceleme için vakit kaybedilmeden detaylı inceleme için tabibe başvurulması gerektiğini anlatan Dr. Öğr. Ü. Aksu, “Çünkü bu ağrılar romatizmal sebeplerden olabileceği üzere ender de olsa eklem iltihabı nedeniyle de karşımıza çıkabiliyor. Bu tip durumlarda çabucak müdahale etmek gerekiyor” diye konuştu.
TANIYA NAZARAN FARKLI TEDAVİ YAKLAŞIMLARI UYGULANIYOR
Tedavi prosedürlerinin sebebe nazaran değişebildiğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Burak Davet Aksu, kelamlarına şöyle devam etti: “Burada şikayetin sebebini tespit etmek gerekiyor ki bu noktada fizik muayene çok kıymetli. Hastanın durumuna nazaran daha ileri tetkiklerle tanıyı netleştiririz. Bölgesel bir kıkırdak hasarı varsa cerrahi tedaviler ön planda olabiliyor. Kronik tendon ya da bağ sorunlarında enjeksiyonlardan yararlanıyoruz.”
“BİLİNÇSİZCE YAPILAN MÜDAHALELER MESELELERİN BÜYÜMESİNE NEDEN OLABİLİR”
Halen ülkemizde kimi bölgelerde ayak bileğinde ortaya çıkan bu meselelerde “çıkıkçı” üzere mevzuyla ilgili tıbbi bilgisi olmayan şahıslara yönelmenin sorunun tahlilinde fazla daha da büyümesine neden olduğunun altını çizen Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Dr. Öğr. Ü. Burak Davet Aksu, “Bilinçsiz ellerde yapılan bu müdahaleler çok daha kolay halde çözümlenebilecek sorunların büyümesine neden olabiliyor. Bunu bilerek hareket edilmeli” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
