Dünyanın önder besin sürece ve paketleme tahlilleri şirketi Tetra Pak, Birleşmiş Milletler tarafından bu yıl Birleşik Arap Emirlikleri’nde düzenlenen COP 28 İklim Değişikliği Konferansı’nın Besin, Tarım ve Su Günü çerçevesinde besin sistemlerinin dönüşümü için ayrıntılı bir plan açıkladı. Bu kapsamda Tetra Pak, dört temel yol haritası belirledi.
Tetra Pak, COP 28’in Besin, Tarım ve Su Günü çerçevesinde daha inançlı, sürdürülebilir ve sağlam besin sistemlerine geçişi sağlamak için bütünleşik yaklaşımını ortaya koydu. Besin sistemlerindeki acil dönüşümü süratle gerçekleştirmek ismine Tetra Pak, besin sürece ve paketleme bölümünde öncü rol üstleniyor.
Tetra Pak’ın COP 28 doğrultusunda açıkladığı yaklaşım, şirketin Global Süt Eserleri Sürece Çalışma Grubu’ndaki (Global Dairy Processing Task Force) liderliğini de pekiştirecek. Süt Eserleri Sürece Çalışma Kümesi, “Süt Eserlerinde Net Sıfıra Giden Yol Haritaları” (Pathways to Dairy Net Zero) teşebbüsünün bir kesimi olarak, süt eserleri işlemede sera gazı emisyonlarını daha da azaltmak için gereken yenilikçi sistemleri ve teknolojileri keşfetmeyi amaçlayan bir oluşum çerçevesinde faaliyet gösteriyor.
“Gıda bedel zincirleri, iklim değişikliğinin ele alınmasında en kritik ikinci alan”
Tetra Pak Besin Sürece Tahlilleri ve Ekipmanlarından Sorumlu Lider Yardımcısı Charles Brand, besin sistemlerinin dönüşümüyle ilgili “Yaşanabilir bir gelecek için besin sistemlerini dönüştürmek kritik ehemmiyet arz ediyor. Günümüzde bu sistemler verimsiz ve sürdürülemez olup, global sera gazı emisyonlarının yüzde 34’ünden sorumlu. Üstelik üretilen besinin üçte biri kayboluyor yahut israf ediliyor. Dünya nüfusunun yüzde 9’unun aç olması ve yüzde 30’unun yetersiz beslenmeye maruz kalması nedeniyle besin sistemleri, insanları yarı yolda bırakıyor. Ayrıyeten besin bedel zincirleri, ormansızlaşma ve biyoçeşitlilik kaybına neden oluyor ve güçten sonra iklim değişikliğinin ele alınmasında en kritik ikinci alan olduğu varsayım ediliyor. Besine duyduğumuz gereksinime son veremeyiz; lakin bu sistemleri daha inançlı, sağlam ve sürdürülebilir hale getirecek halde dönüştürebiliriz” yorumunda bulundu.
Charles Brand, kelamlarını şöyle noktaladı: “Tetra Pak olarak sırf vaatlerde bulunmuyoruz, sağlam kanıtlara dayanan dönüştürücü bir gündem izliyoruz. Amaçlarımızı ve bunları nasıl gerçekleştireceğimize dair stratejik planımızı ortaya koyarak özel dal iştiraki davetine cevap veriyoruz. COP 28’de ve sonrasında, besin sistemlerini dönüştürmeye ve gıdayı ileriye taşımaya yardımcı olmak için kamu paydaşları, karar vericiler, kesim paydaşları, müşteriler ve kilit kanaat başkanlarıyla etkileşim kurmaktan gurur duyuyoruz.”
Tetra Pak, besin sistemlerinin dönüşümünü hızlandırmak için dört temel yol haritası belirledi. Ayrıyeten besin ve arazi dönüşümü için Besin ve Arazi Kullanımı Koalisyonu (FOLU) tarafından önerilen öncelikli değişimlerle paralel olarak, belirlenen her yol için haritalar ve ölçülebilir amaçlar ortaya koydu.
Daha sürdürülebilir süt eserlerine geçişin sağlanması
Güvenle beslenme imkanının yarınlara taşınması ve gelecekte bir milyar insanın geçimini sürdürebilmesi için süt eserleri sanayisinde üretim ve sürece alanlarında teknoloji, hakikat ekipman ve en uygun uygulamalardan yararlanarak daha az sera gazı salınımının hedeflenmesi gerekiyor. Tetra Pak, daha sürdürülebilir süt eserlerine ulaşıma katkıda bulunmak maksadıyla, süt eserlerini işlemenin çevresel tesirlerini de göz önünde bulundurarak küçük çiftçilerin üretkenliğini, kârlılığını ve geçim kaynaklarını desteklemeyi amaçlıyor.
Yeni besin kaynakları için inovasyon
Tetra Pak, yeni besin kaynakları oluşturmak için inovasyonlarına süratle devam ederken, bilhassa daha az kaynak kullanan tedarik zincirlerini mümkün kılan alternatif protein kaynaklarına yöneliyor.
Gıda kaybının ve israfının azaltılması
Üretim sırasında besin israfını azaltmaya yardımcı olan besin sürece teknolojileri geliştirerek besin kaybını ve israfını azaltmak, Tetra Pak’ın dört temel yol haritası ortasında yer alıyor. İsraf olacak düşük pahalı yan eserleri katma kıymetli eserlere dönüştürmek için yeni tahliller geliştirmek, bu yoldaki en önemli adımlardan biri olarak öne çıkıyor. Öteki yandan aseptik paketleme tahlilleri de bozulabilir eserlerin raf ömrünü hami husus yahut soğutucuya gereksinim duymaksızın uzatarak besin israfını azaltmaya yardımcı oluyor. Böylelikle, soğuk zincir altyapısının yetersiz olduğu uzak coğrafyalarda bile dağıtımın yaygınlaştırılması mümkün kılınıyor.
Sürdürülebilir paketleme sayesinde inançlı beslenmeye erişimin yaygınlaştırılması
Tetra Pak; inançlı beslenmeye erişimi yaygınlaştırmak için besin kalitesini koruyan, inançlı besine erişimi artıran sürdürülebilir besin ambalajlama tahlilleri tasarlamak ve uygulamak gerektiğine inanıyor.
Tetra Pak, dört temel yol haritasını açıklarken, tıpkı vakitte global strateji danışmanlığı şirketi EY Parthenon iş birliğiyle hazırladığı ve 2040 yılına kadar besin sistemlerinin hem insanları hem de gezegeni daha güzel bir halde desteklemesi için yapılması gerekenleri inceleyen raporunu da yayınladı. Rapora nazaran 2040 yılına kadar ulaşılması gereken amaçlar ortasında; dünya genelinde açlığın sıfıra indirilmesi ve yetersiz beslenmenin önüne geçilmesi, uygun fiyatlı sağlıklı beslenme için tüm tüketicilerin şuurlu besin seçimleri yapmaları konusunda desteklenmesi, tarım yerlerinin biyoçeşitliliğinin ve ekolojik sıhhatinin teminat altına alınması, bedel zinciri boyunca besin kaybı ve israfının azaltılması, global besin sistemlerinin neden olduğu sera gazı emisyonlarının yarıdan fazla azaltılması yer alıyor. Rapor, bu gayelere sadece kolektif aksiyon ile ulaşılabileceğinin altını çizerken, Tetra Pak’ın dört temel yol haritasıyla tüm amaçlara sağladığı kıymetli katkıları vurguluyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
